Ticari İşletme Devri
6102 sayılı TTK’nın 11. maddesinin 3. fıkrası gereğince, ticari işletme devrini inceleyen yazımız.
TICARET
6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu Kapsamında Ticari İşletmenin Devri
Giriş
Ticari işletmeler, modern ekonomilerin temel taşlarını oluşturan önemli varlıklardır. Ticari işletmelerin devri, bir işletmenin mülkiyetinin ya da kontrolünün bir kişiden diğerine geçmesi sürecini ifade eder ve bu süreç, işletmenin içeriğindeki malvarlığı unsurlarının, hakların ve borçların devriyle ilgilidir. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun (TTK) 11. maddesinin 3. fıkrası, ticari işletmelerin devri konusunda önemli hükümler getirerek, işletmelerin bir bütün olarak devredilmesini ve bu devrin kapsamını düzenlemektedir. Bu yazıda, bu kanun hükmünün detayları incelenerek, ticari işletmelerin devriyle ilgili hukuki durum değerlendirilecektir.
Ticari İşletme Kavramı
Ticari işletme, TTK'ya göre esnaf işletmesi niteliğinde olmayan, gelir sağlamak amacıyla devamlı ve bağımsız olarak yürütülen ticari faaliyetlerin tümüdür. Bir ticari işletme, malvarlığı unsurlarından, ticaret unvanından, markalardan, lisanslardan, kira haklarından ve işletmenin işleyişine dahil olan diğer unsurlardan oluşan bir bütündür.
TTK Madde 11/3: Ticari İşletmenin Devri
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 11. maddesinin 3. fıkrası şu hükmü getirir:
TTK Madde 11/3:
“Ticari işletme, içerdiği malvarlığı unsurlarının devri için zorunlu tasarruf işlemlerinin ayrı ayrı yapılmasına gerek olmaksızın bir bütün hâlinde devredilebilir ve diğer hukuki işlemlere konu olabilir. Aksi öngörülmemişse, devir sözleşmesinin duran malvarlığını, işletme değerini, kiracılık hakkını, ticaret unvanı ile diğer fikrî mülkiyet haklarını ve sürekli olarak işletmeye özgülenen malvarlığı unsurlarını içerdiği kabul olunur.”
Bu düzenleme, ticari işletmenin içindeki tüm unsurların tek bir işlemle devredilmesini sağlayarak işlem kolaylığı getirmektedir. Maddenin ayrıntılarına bakıldığında, ticari işletmenin devrinin hangi unsurları içerdiği ve nasıl bir hukuki sürecin takip edilmesi gerektiği açıkça ifade edilmektedir.
Ticari İşletmenin Bir Bütün Olarak Devri
Ticari işletme bir bütün olarak devredilebilir ve bu devir, işletmenin içeriğindeki tüm unsurları kapsar. Kanunun 11. maddesinin 3. fıkrası, devri mümkün kılan bu unsurların detaylarını açıklamaktadır:
Malvarlığı Unsurları: Ticari işletmenin devrinde, işletmenin malvarlığı unsurları da devredilmiş sayılır. Bu malvarlığı unsurları, işletmenin fiziksel varlıkları (duran varlıklar) ve işletmeye özgülenen mal ve haklar gibi tüm maddi ve gayrimaddi varlıkları kapsar.
İşletme Değeri: Ticari işletmenin devri, işletme değerini de içerir. İşletme değeri, işletmenin pazar payı, müşteri ilişkileri ve itibar gibi maddi olmayan varlıklarını ifade eder.
Kiracılık Hakkı: Ticari işletmenin devrinde, aksi öngörülmedikçe, işletmenin faaliyet gösterdiği yerin kira sözleşmesi de devredilmiş kabul edilir. Bu, işletmenin faaliyet gösterdiği mülk üzerindeki kira haklarını içerir.
Ticaret Unvanı: Ticari işletmenin devri, işletmenin ticaret unvanını da kapsar. Ticaret unvanı, işletmenin piyasadaki tanınma değerinin önemli bir parçasıdır ve bu devrin içinde yer alır.
Fikri Mülkiyet Hakları: Ticari işletmeye özgülenmiş markalar, patentler, tasarımlar ve diğer fikri mülkiyet hakları da işletmeyle birlikte devredilmiş sayılır.
Sürekli Olarak İşletmeye Özgülenen Malvarlığı Unsurları: İşletmenin sürekli faaliyeti için gerekli olan diğer malvarlığı unsurları (araçlar, makineler, stoklar vb.) da devrin kapsamına girer.
Ticari İşletmenin Devri İçin Gerekli Hukuki İşlemler
Ticari işletmenin devri, belirli hukuki işlemleri gerektirir. 11. madde, devir işlemi için her bir malvarlığı unsurunun ayrı ayrı devrine gerek olmadığını belirterek, işlemlerin kolaylaştırılmasını sağlamaktadır. Ancak ticari işletmenin devri, bazı önemli prosedürlerin yerine getirilmesini gerektirir:
Devir Sözleşmesi: Ticari işletmenin devri, taraflar arasında yazılı olarak yapılacak bir devir sözleşmesiyle gerçekleştirilir. Bu sözleşme, işletmenin hangi unsurlarının devredildiğini açıkça belirtmeli ve tarafların hak ve yükümlülüklerini düzenlemelidir. Devir sözleşmesi tarafların iradesine bağlı olarak devrin kapsamını genişletebilir ya da daraltabilir.
Ticaret Siciline Tescil: Ticari işletmenin devri, ticaret siciline tescil edilmelidir. Ticaret siciline yapılacak bu tescil işlemi, devir işlemine resmiyet kazandırır ve üçüncü kişilere karşı işletme devrinin sonuç doğurmasını sağlar. Tescil işlemi, Türk Ticaret Kanunu'nun 36. maddesi uyarınca yerine getirilir.
Vergisel Yükümlülükler: Ticari işletmenin devri, aynı zamanda vergisel sonuçlar doğurur. Bu nedenle, devrin vergi dairesine bildirilmesi ve gerekli vergisel yükümlülüklerin yerine getirilmesi gerekmektedir.
Devir Sözleşmesinin Kapsamı ve Şartları
6102 sayılı TTK'nın 11. maddesi, devir sözleşmesinin kapsamını detaylandırmaktadır. Aksi kararlaştırılmadığı sürece, devir sözleşmesi şu unsurları içerir:
Duran Malvarlığı: İşletmenin taşınır ve taşınmaz varlıkları, makineler, ekipmanlar ve diğer maddi unsurlar.
İşletme Değeri: İşletmenin piyasadaki değeri, müşteri ilişkileri, pazar payı gibi maddi olmayan unsurlar.
Kiracılık Hakkı: İşletmenin kiraladığı yer üzerindeki haklar.
Ticaret Unvanı ve Fikri Mülkiyet Hakları: İşletmenin ticaret unvanı, marka, patent gibi hakları.
Devrin Hukuki Sonuçları
Ticari işletmenin devri, hem devreden hem de devralan açısından hukuki sonuçlar doğurur:
Devredenin Sorumluluğu: Ticari işletmeyi devreden kişi, devir öncesinde doğmuş olan borçlardan, alacaklılara karşı devrin ticaret siciline tescil edilmesinden itibaren iki yıl süreyle sorumlu olmaya devam eder. Bu hüküm, borçlunun korunması amacıyla getirilmiştir.
Devralanın Sorumluluğu: Ticari işletmeyi devralan kişi, işletmeyle birlikte borç ve yükümlülükleri de devralır. Bu nedenle, devralanın işletmenin mevcut durumunu detaylı bir şekilde incelemesi ve varsa borç yükümlülüklerini dikkate alması gereklidir.
Sonuç
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 11. maddesi, ticari işletmenin bir bütün olarak devredilmesini kolaylaştırarak ticari hayatta işlemlerin pratikleşmesini sağlar. İşletme devri, sadece duran varlıkları değil, işletmeye özgülenen hakları ve değerleri de kapsar. Bu durum, devralan kişi açısından işletmenin bütünlüğünü koruma ve sorumlulukların farkında olma zorunluluğunu doğurur. Ticari işletme devri sürecinde ticaret sicili tescili, devir sözleşmesi ve vergisel yükümlülükler dikkatle yerine getirilmelidir.
Ticari işletmelerin devriyle ilgili hukuki süreçlerin dikkatli bir şekilde yürütülmesi, taraflar açısından hak ve yükümlülüklerin korunması açısından büyük önem taşır.